HIZLI MAKSİLLER GENİŞLETMENİN DİŞSEL VE İSKELETSEL ETKİLERİ


Bilen S., Tunca Y., Tunca M.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi 1. Uluslararası Sağlık Bilimleri Kongresi, Van, Türkiye, 27 - 29 Ekim 2022, ss.92

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Van
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.92
  • Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

ÖZET
Amaç: 
Transversal maksiller darlığın mevcut olduğu bireylerde midpalatal suturun açılmasını sağlamak için çeşitli ortopedik apareylerden faydalanılmaktadır. Hızlı maksiller genişletme (RME) bu amaçla uzun süredir kullanılan ortopedik tedavi yöntemlerinden biridir. Maksiller genişletme amacıyla birçok farklı yöntem önerilmiş, hasta yaşı, vida çevrilme sıklığı ve tedavi süresine bağlı olarak farklı metotlar ve farklı aygıtlar uygulanmıştır. Maksilla genişletmesi sırasında dişler, alveol kemik, maksilla ve bağlantılı kemikler ve çevreleyen yumuşak dokularda önemli değişiklikler meydana gelmektedir. Bu çalışmada farklı yaş gruplarında, farklı yöntemlerle maksiller darlığın tedavileri gösterilmesi amaçlanmaktadır.
Olgu Sunumu: Kronolojik yaşı14 yıl 4 ay olan iskeletsel Sınıf 2 maloklüzyon bulunan erkek hastada midpalatal sutürda tam kapanma olmadığı için konvansiyonel banded RPE apareyi, üst birinci küçükazı ve birinci büyükazı dişleri bantlanarak uygulanmıştır. Kronolojik yaşı 16 yıl 5 ay olan, iskeletsel Sınıf 2 anamoli bulunan kadın hasta şiddetli maksiller darlık ile kliniğimize başvurmuş ve literatüre göre konvansiyonel olarak açılamayacağı düşünüldüğünden minivida destekli HMG (MARPE) apareyi kullanılmıştır. Kronolojik yaşı 17 yıl 6 ay olan erkek hastada maksiller darlığa eşlik eden iskeletsel Sınıf 3 anomalisi tespit edilmiştir. Yapılan çalışmalarda, erişkin dönemde midpalatal süturun kortikotomi yapılarak açılması önerilmiştir. Bu amaçla hastaya bilateral kortikotomi sonrası Cerrahi Destekli RME (SARME) apareyi uygulanmıştır. Her üç vakada genişletme protolokü apareyler uygulandıktan sonra günde 2 tur olarak başlatılmıştır. Yeterli ve istenilen genişletme elde edildikten sonra vidaların çevrilmesi sonlandırılmış ve pekiştirme aşamasına geçilmiştir.
Sonuç: Hastaların tedavileri ortalama 4 ile 6 ay gibi bir sürede tamamlanmıştır. Hastaların transversal darlık problemleri çözülmüş, çapraz kapanışları düzeltilmiştir. İnterkanin ve intermolar mesafede artışlar gözlenerek mandibula ile maksillanın kapanış ilişkisi normal duruma getirilmiştir.

ABSTRACT
Objective: 
Various orthopedic appliances are used to open the midpalatal suture in individuals with transversal maxillary narrowness. Rapid maxillary expansion (RME) is one of the orthopedic treatment methods that have been used for this Objective for a long time. Many different methods have been proposed for maxillary expansion, different methods and different devices have been applied depending on the patient's age, screw rotation frequency and duration of treatment. During maxilla enlargement, significant changes occur in the teeth, alveolar bone, maxilla and associated bones, and surrounding soft tissues. In this study, it is aimed to show the treatments of maxillary narrowness with different methods in different age groups.
Case Report: In a male patient with a chronological age of 14 years 4 months with skeletal Class 2 malocclusion, a conventional banded RPE appliance was applied by banded the upper first premolar and first molar teeth, since there was no complete closure in the midpalatal suture. A female patient with a chronological age of 16 years and 5 months, with skeletal Class 2 anomaly, applied to our clinic with severe maxillary narrowness, and a miniscrew supported RPE (MARPE) appliance was used since it was thought that it could not be opened conventionally according to the literature. A skeletal Class 3 anomaly accompanying maxillary narrowness was detected in a male patient with a chronological age of 17 years and 6 months. In studies, it has been recommended to open the midpalatal suture by performing corticotomy in adulthood. For this Objective, Surgical Assisted RME (SARME) appliance was applied to the patient after bilateral corticotomy. In all three cases, the expansion protocol was started as 2 rounds per day after the appliances were applied. After the sufficient and desired expansion was achieved, the screwing was terminated and the consolidation phase was started.
Conclusion: The treatments of the patients were completed in an average of 4 to 6 months. The transversal narrowness problems of the patients were solved and their crossbites were corrected. By observing an increase in the intercanine and intermolar distances, the closing relationship of the mandible and maxilla was brought to a normal state.