Akademik Veri Yönetim Sistemi
Sanat ve sanat eseri hangi kültüre ya da özneye ait olursa olsun, farklı bakış açıları ve değerleri ile başlı başına bir temsil ürünüdür. Bu bağlamda nesnelerin ve olguların temsil edilmesi, tanımlanıp bir şekilde isimlendirilmesi bellekle ilgili bir durumdur ve sanatta bu belleğin en önemli rolünü üstlenen bir dil olarak karşımıza çıkar. Ve bu dili oluşturmak için nesneler dünyasına ihtiyacımız vardır. Bu nesneler dünyasında oyunlar oynarken imge olmazsa olmazlardandır. İmge, gerçek ya da gerçekdışı bir şey veya olgunun zihindeki tasarımı, dünyaya ilişkin belli bir bilincin görsel yanılsamaları olarak ortaya çıkar ve asıl dünyayı değil, dünyalardan bir dünya sunar. İmge, gösterilen şeyler değil, bunların temsilleri olarak karşımıza çıkmakta ve bir nesne olarak yeniden sunulmaktadır.
Sanat aslında Platon’un da dediği gibi taklit’ten ibarettir ve bütün yansıtmalarımız bir taklit unsurudur. Bu bağlamda 2015 yılından bu yana ortaya çıkan bu küçük çalışmalar hayatın bir kesiti. Aynı sanat gibi. Sanatta hayatın bir kesitinde rastladığımız duygu durumlarının insanlar tarafından dışa atılması. Bu sergi tam da bu nokta da sorguladığımız ve içinde bulunduğumuz çağın engellerinden sıyrılmak için ve siz izler çerçevelere dokunmak için dışa atılan 76 adet çalışmadan oluşmaktadır. Hayatı sorgulatan ve içinde yaşadığımız, her gün tükettiğimiz zaman ve mekânı karşılayan nesnelerin boşluğunda kaybolmaya hazır mısınız?