Yaratılış Mitleri ve Türk Halk İnançlarına Yansımaları


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili Ve Edebiyatı Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2025

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Meyrem Coşkun

Danışman: Mustafa Solmaz

Özet:

İnsanlık tarihi boyunca mitler, evreni anlama, açıklama ve anlamlandırma çabasının temel bir aracı olarak varlık göstermiştir. Bu anlatılar, sadece hayal gücünün ürünü olan masalsı hikâyeler değil; aynı zamanda bireylerin ve toplumların doğayla, evrenle ve kendileriyle kurdukları ilişkilerin sembolik ve düşünsel yansımalarıdır. Mitler, bireysel ve toplumsal kimliğin oluşmasında etkili olmuş, kültürel değerlerin kuşaktan kuşağa aktarılmasında önemli bir rol üstlenmiştir. Ritüeller ve sembollerle bütünleşen mitler, sadece geçmişi değil, aynı zamanda günümüz dünyasını anlamada da işlevsel bir anlatı biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu tez çalışması, halk edebiyatı kapsamında yaratılış mitlerine odaklanmakta; özellikle Türk mitolojisinin bu anlatılar içerisindeki yeri ve işlevini incelemeyi amaçlamaktadır. Türk mitolojisi, dünya mitolojileri arasında hâlâ yaşayan ve kültürel sürekliliğini büyük ölçüde koruyan nadir sistemlerden biridir. Bozkır kültürünün etkisiyle doğayla iç içe gelişen Türk mitleri, evrenin, insanın ve doğanın kökenine dair derin semboller ve anlamlar taşır. Su, dağ, ağaç, gökyüzü, hayvanlar gibi doğa unsurları; Türk yaratılış mitlerinde yalnızca çevresel varlıklar değil, aynı zamanda kutsal olanla kurulan ilişkinin sembolik taşıyıcılarıdır.

Bu bağlamda yaratılış mitleri, yalnızca evrenin oluşumunu açıklamakla kalmaz; bireyin doğayla olan ilişkisini anlamlandırmasında, toplumsal değerlerin oluşmasında ve kültürel kimliğin inşasında merkezi bir yer tutar. Halk edebiyatı geleneği içinde sözlü kültür aracılığıyla kuşaktan kuşağa aktarılan bu anlatılar, kolektif hafızanın oluşmasına katkı sağlamış; aynı zamanda modern toplumlarda da kültürel bir referans noktası olarak varlığını sürdürmüştür. Türk mitolojisinin bu canlı yapısı, onu hem tarihsel bir kaynak hem de yaşayan bir kültürel miras haline getirmiştir.