Turkiye parazitolojii dergisi, cilt.46, sa.4, ss.276-280, 2022 (Scopus)
Objective: Pneumocystis jirovecii (P. jirovecii) is an opportunistic pathogen in humans. Early diagnosis and optimal treatment of patients with P. jirovecii pneumonia (PJP) remains a key priority. This study investigated P. jirovecii in patients with lung cancer using the nested-polymerase chain reaction (PCR) method and examined the relationship between P. jirovecii and clinical findings. Methods: The study included 60 patients with lung cancer and 30 patients without lung cancer. The bronchoalveolar lavage (BAL) fluid samples of these 90 individuals were taken for diagnostic purposes in the University of Health Sciences Turkey, Van Training and Research Hospital, Clinic of Chest Diseases. Patient information was recorded. After DNA isolation from the BAL fluid samples taken from patients, the nested-PCR protocol for amplification of mtLSUrRNA in P. jirovecii was performed. Results: P. jirovecii DNA was detected in 40 (66.67%) of the lung cancer patients included in the study and in six (20%) patients without lung cancer, that is, in 46 (51.11%) patients. The rate of nested-PCR positivity in the lung cancer group was significantly higher than that in the non-lung cancer group (p=0.0001). Additionally, a statistically significant correlation was found between anorexia and weight loss, fever and sputum P. jirovecii positivity in patients with lung cancer (p<0.005). Conclusion: These findings suggest that lung cancer patients should be evaluated for PJP. Amaç: Pneumocystis jirovecii (P. jirovecii) insanlar için fırsatçı bir patojendir. P. jirovecii pnömonisi (PJP) olan hastaların erken teşhisi ve optimal tedavisi önemli bir öncelik olmaya devam etmektedir. Bu çalışmada, akciğer kanserli hastalarda P. jirovecii’nin nested-polimeraz zincir reaksiyon (PZR) yöntemi ile araştırılması ve P. jirovecii ile klinik bulgular arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Yöntemler: Çalışmaya Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Hastalıkları Kliniği’nde tanısal amaçla bronkoalveolar lavaj (BAL) sıvı örnekleri alınan 60 akciğer kanserli hasta ve 30 akciğer kanseri olmayan hasta dahil edildi. Hastalara ait bilgiler kaydedildi. Hastalardan alınan BAL sıvı örneklerinden DNA izolasyonu yapıldıktan sonra P. jirovecii mtLSUrRNA gen bölgesinin amplifikasyonu için nested-PZR protokolü uygulandı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen akciğer kanserli hastaların 40’ında (%66,67), akciğer kanseri olmayan hastaların 6’sında (%20) olmak üzere toplam 46 (%51,11) hastada P. jirovecii DNA’sı saptandı. Akciğer kanseri grubunda nested-PZR pozitiflik oranı, akciğer kanseri olmayan gruba göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek yüksekti (p=0,0001). Ayrıca akciğer kanserli hastalarda iştahsızlık ve kilo kaybı, ateş ve balgam ile P. jirovecii pozitifliği arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulundu (p<0,005). Sonuç: Sonuç olarak akciğer kanseri hastalarının, PJP yönünden mutlaka değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyiz.