Uygulamalı Sosyal Bilimler ve Güzel Sanatlar Dergisi, cilt.6, sa.16, ss.163-184, 2024 (Hakemli Dergi)
Türk edebiyatı
külliyatının önemli bir kısmını halk edebiyatında aşık ve aşıklık geleneği
oluşturmaktadır. Aşıklık edebiyatının saz şairleri ve söz (kalem) şairleri olmak
üzere iki kısma ayrıldığı, aynı zamanda hece veznini arı bir Türkçeyle
kullananların yanında divan etkisinde aruz vezniyle yazmaya çalışanların ve her
iki vezni de ustalıkla kullanan aşıkların olduğu bilinmektedir. Literatürde,
Ercişli Emrah’ın halk aşıklığı yönü daha baskın bir şekilde yansıtılırken,
Erzurumlu Emrah, medrese eğitimi alması ve aruz vezniyle yazdığı şiirleri
dolayısıyla hak (tasavvuf) aşıklığı ile daha belirgin bir şekilde öne
çıkmaktadır.
Bu çalışma,
Erzurumlu Emrah ve Ercişli Emrah’ın hak (tasavvuf) ve halk aşıklığı yönlerini
karşılaştırmayı amaçlamaktadır. Aşıkların hak aşıklığı yönlerinin şiirlerine
nasıl yansıdığı literatür taranarak analiz edilmiştir. Nitel araştırma
yöntemine uygun olarak gerçekleştirilen bu durum tespitinde, yüz yüze
görüşmeler yarı yapılandırılmış sorularla, Erzurumlu Emrah ve Ercişli Emrah’ın
yöresindeki iki aşığa sorulmuş ve elde edilen bulgular yazılı ve dijital
kaynaklarla karşılaştırılmıştır. Usta/çırak ilişkisi ve zamanın etkileri
incelenerek, iki aşığın ha(l)k kimlikleri sözlü kaynaklar ve dijital
platformlar üzerinden değerlendirilmiştir. Dünyevi aşk ile manevi aşk temaları
arasında yapılan karşılaştırmalar, yapay zekâ teknolojisinin sözlü kültür
çalışmaları ve halk edebiyatı çalışmalarındaki işlevleri ve potansiyel
katkıları da ele alınmıştır. Sonuç olarak, her iki aşığın da hem halk aşıklığı
hem de hak (tasavvuf) aşıklığı yönlerinin bulunduğu ve bu yönlerin şiirlerine
farklı biçimlerde yansıdığı sonucuna ulaşılmıştır.