Dilbilimde Güncel Tartışmalar 4, Hale IŞIK-GÜLER Duygu SARISOY Pınar TURAN 2024, Editör, Dilbilim Derneği, Ankara, ss.43-63, 2024
Bu çalışmada dil ve düşünce etkileşimi, anadilden gizli dile evrilmiş iletişim vasıtalarına indirgenerek ele alınmaktadır. Türkiye, Kuzey Kıbrıs ve Avrupa’daki gizli diller, dil ve düşünce ilişkisi ile sembolik anlam konularındaki kuramsal açıklamalara bağlı olarak değerlendirilmektedir. Gizli diller, toplumsal ve kültürel kodlar içermeleri yanında farklı yaşam alanlarında bulunmalarına rağmen sözce kurulumundaki örüntüler bakımından aynı sistemi paylaşmaktadırlar. Dilbilgisel anlama sahip işlevsel birimlerin baskın toplumun üst katman diline, anlamsal içerikli sembolik veya yarı sembolik sözcüklerin ise alt katman toplum diline yani gizli dile ait olması gibi bir düzenlenme söz konusudur. İndirgemenin diğer bir nedeni, gizli dil kullanıcılarının, dillerinin farklı toplumlar tarafından anlaşılmadığı ve söylemlerinin gizli kaldığı yönündeki sezgileri, algıları ve tutumlarındaki geçerliliktir. Sembolik kavram ya da nesnenin düşüncedeki/zihinlemedeki anlamı ve önemi, gizli dil kullanıcısını, gerçekleştireceği eylem bakımından yönlendirdiği anlaşılmaktadır. Gizli diller, sosyo-kültürel çeşitlenmelerin gölgesindeki dil ve düşünce etkileşiminin özünde, ilk/köken dillerdekine benzer sembollerin ve toplumsal tutumlarla ilişkilendirilebilecek duygu durum yansımalarının bulunduğuna dair veriler sunmaktadır.