PSÖRİATİK STRES VE METABOLİK SENDROM İLİŞKİSİNDE İNFLAMASYONUN ROLÜ


Keskin S., Açıkgöz E., Çakır M., Çölçimen N.

3. ULUSLARARASI VETERİNER BİYOKİMYA VE KLİNİK BİYOKİMYA KONGRESİ, Van, Türkiye, 23 - 25 Mayıs 2024, ss.2

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Van
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.2
  • Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Psöriazis, ciltte kızarıklık, pullanma ve bazen kaşıntı ile karakterize kronik bir inflamatuar deri hastalığıdır. Hastaların cildinde görünür bölgelerde ortaya çıkan psöriazisin makroskobik görünümü nedeniyle utanç veya endişe duymaları ile diğer insanların tepkilerinden korkmaları psikoloijk travmalara ve strese yol açtığından "psöriatik stres" kavramı ortaya çıkmıştır. Psöriatik stres, genellikle psoriasis hastalığıyla ilişkili olarak yaşanan duygusal ve psikolojik zorlukları ifade etmektedir. Bunun yanı sıra psöriazise eşlik eden yaygın komorbideler arasında obezite, hipertansiyon, dislipidemi ve insülin direnci gibi semptomları kapsayan metabolik sendrom yer almaktadır. Yapılan çalışmalarda şiddetli psöriazis vakalarında psöriatik stresin yoğun görüldüğü kişilerde  metabolik sendrom belirtilerinde bir artış olduğu görülmektedir (Alajroush et al., 2024). Bu durum, psöriazisin ilerleyen evrelerinde gelişen sistemik inflamasyonun, psöriatik stres ve metabolik sendrom arasındaki ilişkide önemli bir rol oynadığına işaret etmektedir. Psöriaziste TNF-a, IL-17 gibi proinflamatuar sitokinlerin yüksek seviyeleri sadece psöriatik lezyonlarına katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda metabolik sendromun temel bileşenleri olan insülin direncini ve dislipidemiyi de teşvik etmektedir. Ayrıca psöriazisteki inflamatuar aracılar, insülin sinyalini bozarak insülin direncine yol açabilir. Bu durum metabolik sendromun temel bir özelliğidir ve sistemik inflamasyonu şiddetlendirerek psöriazis ile metabolik bozukluklar arasında bir kısır döngü yaratabilir (Dutta et al., 2024). Metabolik sendromlu bireylerde özellikle viseral yağ dokusundan kaynaklanan inflamatuar mediyatörlerin artışı, sistemik inflamasyonu, obezite riskini ve psoriazisin derecesini şiddetlendirebilir. Obezitedeki yağ dokusundan, psöriazis semptomlarını ve insülin direncini kötüleştirebilen proinflamatuar özelliklere sahip leptin ve resistin gibi adipokinlerin salgılanması psöriatik inflamasyonu daha da kritik hale getirmektedir. Özellikle, psöriazis hastalarında sıklıkla yağlanma artışı olduğu raporlanmıştır. Psöriyatik stresin kendisi de inflamasyon düzeylerini etkilediğinden bu bireylerde kortizol gibi stres hormonlarının artışı, inflamatuar yanıtı daha da güçlendirerek hem hastalığın şiddetini hem de metabolik sendrom bileşenlerini kötüleştirebilir (Taliercio & Lebwohl, 2024). Tüm bu etkileşimler, psöriazisle ilişkili komorbiditelerin birbirlerini tetiklemesine ve hastanın genel sağlık durumunun daha da kötüye gitmesine yol açabilir. Sunulan bilgiler doğrultusunda, psöriazis ve metabolik sendrom ilişkisinde inflamasyonun anahtar rolü, yeni ve etkili tedavi stratejilerinin geliştirilmesine yön verebilir.

 

Anahtar Kelimeler: Psöriazis, Metabolik sendrom, İnflamasyon, İnsülin direnci, Obezite