İki Dilli Manzum Sözlükler Arasında Bir Mükayese Lugat-ı Ferişteoğlu-Nûbihar Örneği -


Dede M.

2. ULUSLARARASI AHMED-İ HÂNÎ SEMPOZYUMU (İslam Düşüncesinde İslam), Ağrı, Türkiye, 28 - 30 Eylül 2018, cilt.1, sa.22, ss.61-71

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: Ağrı
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.61-71
  • Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İlk sözlüğün kimler tarafından yazıldığı konusunda çok ciddi tartışmalar olsa da zaman içerisinde sözlük yazma geleneği büyük gelişme göstermiştir. Genel olarak ilk sözlükler mensur tarzda kaleme alınmıştır. Zamanla bu sözlüklerin bazıları, ezberi kolaylaştırmak ve uzun süre hafızada korumak maksadıyla manzum hale getirilmiştir. Arap dünyasında, mensur tarzda yazılan sözlüklere manzum özellik kazandırma geleneği, erken sayılabilecek bir tarihte başlamıştır. Örneğin İbn Mu‘ti (ö. 628/1231); ibn Düreyd (ö.321/933)’in yazmış olduğu el-Cemhere adlı eserin tamamını ve el-Cevheri (ö. 400/1009)’nin es-Sıhah adlı eserinin ise bir kısmını manzum hale getirmiştir. Ancak adı geçen bu eserler tek dilli olma özelliğine sahiptirler. Osmanlılarda ise ilk manzum sözlük yazma tarihi 14-15. yy.dır. Bilindiği kadarıyla Osmanlılarda Türkçe-Arapça iki dilli manzum sözlük yazma geleneğini başlatan kişi Ferişteoğlu olarak tanınan Abdullatif b. Melek’tir. İbn Melek, Luğat-ı Frişteoğlu adlı eserini, torunu için kaleme almış ve ezberlenmesini kolaylaşmatırmak amacıyla esere manzum özellik kazandırmıştır. Eser çok büyük ilgi görmüş ve birçok kimse tarafından da istinsah edilmiştir. Osmanlılar döneminde aynı özellikte ve benzer bir amaçla yazılan eserlerden biri de Ahmed-i Xani tarafından kaleme alınmış olan Nûbihar adlı eserdir. KürtçeArapça dilleriyle manzum bir şekilde yazılan bu eser yıllardan beri bölge medreselerinde okutulmuş ve talebelere ezberletilmiştir. Halihazırda medreselerde başucu kaynağı olmaya devam eden eser, farklı özelliklere sahiptir. Çalışmamızda leksikografi tarihine kısaca değinerek bu iki önemli eserin sözlükbilimine katkısını irdeleyip, bu eserlerin ortak ve farklı yönlerinin neler olduğu konusunu tespit etmeye çalışacağız. Ayrıca kronolojik olarak birbirine yakın sayılabilecek tarihlerde kaleme alınmış bu iki eserin müelliflerinden sonrakinin ilkinden etkilenip etkilenmediği konusuna değineceğiz.

Anahtar Kavramlar: Leksikografi, Ahmed-i Xani, Nûbihar, Ferişteoğlu, Lugat-ı Ferişteoğlu.