EJER CONGRESS 2015, Ankara, Türkiye, 8 - 10 Haziran 2015, ss.326-327
Adidaktik Ortamların Matematiksel Düşüncenin Gelişimi Açısından İncelenmesi Arş. Gör. Mustafa GÖK Yüzüncü Yıl Üniversitesi Arş. Gör. Selçuk ALKAN Mustafa Kemal Üniversitesi Bireylerin yaşam süreci içerisinde karşılaştığı çoğu durumda matematiksel birçok ilişki vardır. Bu ilişkileri görmek ve bu ilişkiler arasındaki örüntüyü çözümlemek ancak karşılaşılan durumu dikkatlice analiz etmeyi sağlayacak öğretimsel ortamların tasarlanmasıyla mümkün olabilmektedir. Bireylerin matematiksel düşüncelerinin geliştirilmesi ancak matematik öğretiminin bu tür yaklaşımlarla gerçekleştirilmesiyle sağlanabilir. Türkiye’deki ilkokul ve ortaokul düzeyinde matematik öğretimi incelendiğinde öğrenci merkezli bir yaklaşım takip edildiği görülmektedir (Milli Eğitim Bakanlığı [MEB], 2013). Ancak uygulamada bunun ne ölçüde gerçekleştiği tartışmalıdır. Öğretimde öğrenci merkezli yaklaşımın gerekli olduğunu öğretmenler kabul etseler de bunu uygulamada teknoloji ve öğretim materyali eksikliğinden dolayı gerçekleştiremedikleri görülmektedir (Peker ve Halat, 2008). Teknoloji destekli öğretim materyali geliştirilmesi ve bunları öğrenci merkezli yaklaşımlarla öğrencilere sunan ortamların oluşturulması matematik öğretiminde büyük önem taşımaktadır. Brousseau önderliğinde geliştirilen Didaktik Durumlar Teorisi (DDT)’nin temel bileşenlerinden adidaktik durumlar (Brousseau, 2002) bağlamında bu tür öğrenme ortamları oluşturulabilir. Adidaktik durumda belirlenen hedef bilgiye ulaşılırken DDT’nin farklı aşamalarında öğ- retmen ve öğrenci davranışlarının nasıl olması gerektiği belirtilmektedir. Adidaktik durumlarda öğrenciler, öğretmen beklentisini dikkate almayarak oluşturulan ortamla etkileşim içerisinde hedef bilgiye ulaşmaktadır. Adidaktik durumlarda bir problem durumu genellikle oyun bağlamında öğrencilere sunulmaktadır. Bu oyunlar sıradan oyunlar olmayıp, kazanma ve kaybetme üzerine kurgulanmıştır. Bu tür ortamlarda öğrenciler stratejilerini kazandıran stratejiyi bulmaya odaklayarak stratejilerini sürekli geliştirmeleri gerekmektedir. Ancak bu sayede hedef bilgiye ulaştıracak bilgi parçaları elde edilebilir (Erdoğan ve Özdemir Erdoğan, 2013). Öğrenciler tasarlanan ortamda hedef bilgiye ulaşırken matematiksel süreç becerilerini etkin olarak kullanmaları gerekmektedir (Erdoğan ve Özdemir Erdoğan, 2013). Yani öğrenciler DDT’nin farklı aşamalarında oyun bağlamında problemin çözümünde ilerlerken önceki bilgileriyle bağ kurarak hipotezler üretme, üretilen bu hipotezleri kanıtlamaya çalışma ve kanıtlama sürecinde diğer öğrencilerle iletişim kurma gibi yaklaşım içerisinde bulunmalıdır. Öğrencilerin matematiksel süreç becerilerini etkin olarak kullanmalarının onların matematiksel düşüncelerini olumlu yönde etkileyeceği düşünülmektedir. Literatürde çoğu öğrencinin matematik problemlerini çözerken zorlandığı gözlenmektedir (Artut ve Tarım, 2006; Işık ve Kar, 2011). Bunun neticesinde matematiğe karşı bir olumsuz bakış geliştirebileceği düşünülmektedir. Diğer taraftan neredeyse her öğrenci bilgisayar oyunu oynamayı sevmektedir. Bu potansiyel doğrultusunda, bilgisayar oyunlarıyla matematik öğretimi birleştirilerek öğrenci merkezli ortamlar tasarlanarak öncelikle öğrencilerin matematik yapmaktan zevk almaları sağlanabilir. Daha sonra bu yolla öğrencilerin matematiksel dü- şüncelerinin gelişimine katkıda bulunulabilir. Ayrıca literatürde dijital oyun ile ilgili birçok çalışma bulunmaktadır ancak eğitim teorileri çerçevesinde tasarlanmış özellikle Didaktik Durumlar teorileri gibi yeni bir teoriye dayanarak oluşturulmuş dijital oyun bulunmamaktadır. Bu yüzden bu çalışmada yedinci sınıf düzeyinde bir örüntü bulma problemi DDT çerçevesinde tasarlanan bir bilgisayar oyununun öğrenciler tarafından oynanması sürecinde ne öl- çüde çözümlendiği ve öğrencilerin matematiksel süreç becerilerini nasıl kullandıkları belirlenecektir. Ayrıca tasarlanan ortamın öğrencilerin matematiksel düşüncelerinin gelişimine katkısı araştırılacaktır.Bu araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması kullanılmıştır. Durum çalışmaları iyi formüle edilmiş bir teorinin teyit edilmesi ya da çürütülmesi amacıyla kullanılabilir (Yıldırım ve Şimşek, 2011). Örneğin Amerika’da yaygın olarak benimsenen işbirliği içinde öğrenme kuramının ülkemizde aynı şekilde işlemediğinin ortaya konulması bir durum çalışması yaklaşımıyla ele alınabilir. Örüntü bulma konusu matematikte özellikle tümevarım ve fonksiyon konusunun alt yapısının oluşturulmasında büyük bir öneme sahiptir. Bu araştırmada yedinci sınıf düzeyinde örüntü bulma konusuyla ilgili bir problemin DDT çerçevesinde çözümü araştırılmaktadır. Bir problem durumu DDT çer- çevesinde tasarlanan bir ortamda ele alınmıştır. Bu ortamda öğrenciler araştırmacılar tarafından tasarlanan bir bilgisayar oyunundaki zorunluluklarla yüz yüze bırakılmıştır. Araştırmada problemin çözümü ise öğrencilerin bu zorunluluklarla başa çıkmalarıyla ancak mümkün olacak şekilde düzenlenmiştir. Araştırmanın katılımcılarını Van merkeze bağlı bir ortaokulun yedinci sınıfında öğrenim gören 10 öğrenci oluşturmaktadır. Uygulama sürecinde öncelikle öğrenciler sıralarında ikişerli gruplandırılarak oyunu kağıt üzerinde oynayacaktır. (Bu kağıtlarda bilgisayar oyununun bir versiyonu verilmiştir) Sonra ise sınıf iki gruba ayrılarak oyun bilgisayar (dijital oyun) üzerinden projeksiyondan duvara yansıtılarak sınıf huzurunda oynanacaktır. Öncelikle kağıt üzerinden yapılan oyun daha sonra araştırmacılar tarafından bilgisayar ortamına aktarılmıştır. Çalışma için tasarlanan dijital oyunda Unity3d 4.3. oyun motoru kullanılmıştır. Unity3d programı birçok farklı programlama dili kullanılmasına olanak sağlayan bir program olup oyun tasarlanmak amacıyla en fazla kullanılan oyun motorudur. Veriler öğrencilere dağıtılan kağıtlar, gözlem ve sınıftaki etkileşimin kamera ile kaydedilmesi yoluyla toplanmıştır. Verilerin analizi DDT’nin farklı aşamalarına göre yapılacaktır.Araştırmanın verileri, DDT’ye göre tasarlanan ortamda problem çözümünde öğrencilerin birçok matematiksel süreç becerisini kullanabileceklerini göstermiştir. Diğer yandan öğrenciler problemin tamamen çözümüne ilişkin stratejiyi belli bir düzeye kadar geliştirebilmişlerdir. Problemin tam çözümünü veren strateji ortaya çıkmamıştır. Bunda problemin sunuluş tarzının öğrencilerin alışık olmadığı şekilde verilmesi ve problem durumunun öğrencilerin seviyesinin üzerinde olması gibi nedenler etkili olmuş olabilir. Sonuç olarak, bu tür ortamların öğrencilerin matematiksel düşüncelerinin gelişimini pozitif yönde katkı sunacağı düşünülmektedir. Matematiksel düşüncenin gelişimi için bu tür öğrenme ortamlarına matematik öğretiminde daha fazla yer verilmesi gerektiği önerilmektedir. KAYNAKÇA Artut, P. D., & Tarım, K. (2006). İlköğretim Öğrencilerinin Rutin Olmayan Sözel Problemleri Çözme Düzeylerinin Çözüm Stratejilerinin Ve Hata Türlerinin incelenmesi. Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 15(2). Brousseau, G. (2002). Theory of Didactical Situations In Mathematics. London: KluwerAcademic Publisher. Erdoğan, A., & Özdemir Erdoğan, E. (2013). Didaktik Durumlar Teorisi Işığında İlköğretim Öğrencilerine Matematiksel Süreçlerin Yaşatılması. Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi, 14(1), 17-34. Milli Eğitim Bakanlığı. (2013). Ortaokul Matematik Dersi 5-8. Sınıflar Öğretim Programı. Ankara: T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı. Işık, C. ve Kar, T. (2011). İlköğretim 6, 7 ve 8. Sınıf Öğrencilerinin Sayı Algılama ve Rutin Olmayan Problem Çözme Becerilerinin İncelenmesi. Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 12(1), 57-72. Yıldırım, A. ve Şimşek, H. (2011). Sosyal bilimlerde nitel araştırma yöntemleri (8. Baskı). Ankara: Seçkin Yayıncılık. Anahtar Kelimeler:Didaktik Durumlar Teorisi, Matematiksel Düşünce, adidaktik durumlar, dijital oyun