INSAC Scientific Researches in Health Sciences, Doç. Dr. Mehmet Dalkılıç,Doç. Dr. Oruç Ali Uğur, Editör, Duvar Kitapevi, İzmir, ss.109-117, 2022
İçinde bulunduğumuz
yüzyıl insanoğlunun en fazla nüfus yoğunluğunun olduğu dönemidir. Hatta dünyada
şu anda geçmiş yüzyılların toplamından daha fazla insanın yaşadığı
düşünülmektedir. Artan bu nüfus yoğunluğu insanoğlunun teknolojik ve bilimsel
anlamda çok daha hızlı bir şekilde gelişmesine yol açsa da aynı zamanda devasa
bir tüketime de ulaşmasına neden olmaktadır. Nüfusun hızla çoğalması
sanayileşmeyi, fabrikasyonu ve gıda ihtiyacını da yükseltmektedir. Bu durum
gıdaların bozulmadan uzun süre muhafaza edilmesi için paketlenmesi, konserve
haline getirilmesi gibi durumları beraberinde getirmiştir. Gıdalar ile iç içe
olan kimyasal ürünler dünya üzerinde çok yaygın bir şekilde bulunmakta ve
insanlar tarafından kullanılmaktadır. Ancak bu kimyasal ürünler her ne kadar kullanışlı
olsalar da tüm canlıların sağlığı üzerine olumsuz etkiler gösterebilen büyük
bir potansiyele sahiptir. Uzun süre radyasyona maruz kalan bir radyoloğun
kansere yakalanmasına benzer şekilde bu kimyasal maddelerde özellikle
insanlarda sinirsel, metabolik, genetik birçok hastalığa neden olur ya da
şekillenmesinde rol oynayabilirler. Özellikle endokrin fonksiyon bozukluklarına
neden olan bu kimyasallar sadece şimdiki nesiller için değil aynı zamanda
gelecek nesiller içinde büyük bir tehlike oluşturabilmektedir.