Cumhuriyet İlahiyat Dergisi, cilt.21, sa.3, ss.1623-1670, 2017 (ESCI)
Makale, dini kaynaklar ve kültür bağlamında cinlerin anlaşılması üzerine odaklanmaktadır. Bilindiği gibi cin Kur’ân ayetlerinde hayli söz konusu edilmektedir. Ancak tefsir kaynaklarında bunların nasıl varlıklar olduğu gerçeği tartışılmamaktadır. Hâlbuki mümin olan herkes için Allah tarafından gönderilen Kur’ân’ı anlamak hayati bir önem taşımaktadır. Kur’ân’a ait bir konuyu anlamak ise onun konu bütünlüğünü korumak ve ayetlerin ilişkili olduğu tarihi kesiti ve kültürel atmosferi göz ardı etmemeye bağlıdır. Bundan dolayı makalede yöntem olarak başta Kur’ân ve hadisler olmak üzere dini kaynakları ve ikinci olarak da Arap kültürünü esas aldık. Vardığımız sonuç şudur: Kur’ân cin ifadesini sıfat yönünü esas alarak kullanmıştır. Bundan dolayı Kur’ân’da cin ifadesi fiziksel varlığı olmakla birlikte duyularla teşhis edilmeyen ve kavrayış ötesi varlıklar olarak iki seçenekten birisine tekabül etmektedir. Ancak Kur’ân Hz. Süleyman’ın cinlerinde olduğu gibi zaman zaman Arap kültürünü esas alarak cin ifadesini yabancılar ve sanatkârlar (kâhin, müneccim ve hünerli ustalar) anlamında kullanmış olabilir.