26. ULUSLARARASI TDB KONGRESİ, İstanbul, Türkiye, 8 - 11 Eylül 2022, cilt.11, ss.493-494, (Özet Bildiri)
AMAÇ: Midmesial kanallar; molar dişlerde mesial kökte bulunan üçüncü ekstra kanallar olarak tanımlanmıştır.
Mandibular molar dişlerde midmesial kanal görülme prevalansı %0.26-53 arasında popülasyondan popülasyona
değişiklik göstermektedir. Midmesial kanalların tespit edilerek uygun şekilde debridmanı ve dolumunun sağlanması
bu dişlerin kök kanal tedavi başarı oranı artıracaktır. Bu çalışmanın amacı Türk toplumunun bir alt popülasyonunda
görülen midmesial kanal prevalansını belirlemektir.
GEREÇ VE YÖNTEM: Türk toplumunun bir alt popülasyonunda yer alan; herhangi bir sebeple fakültemizde konik
ışınlı tomografi görüntüsü alınan; 15-67 yaş aralığındaki 101 (59 kadın-42 erkek) hastaya ait 293 mandibular
molar diş çalışmaya dahil edilmiştir. Tüm görüntüler fakültemiz Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Anabilim Dalı’na
ait ait yıllık rutin bakım ve onarımları yapılan KaVo 3D eXam (Biberach,Germany) marka tomografi cihazıyla
alınmıştır. Kullanılan KIBT cihazı 120 kVp, 18.54 mAs, 4.8-8.9 s tarama zamanı, 0.125-0.4 mm voksel boyutu
160*60-130 FOV alanına sahiptir. FOV alanı mandibulayı içine alacak şekilde belirlenmiş; 0.2 mm ve daha düşük
kesit alanında taranmış görüntüler çalışmada kullanılmıştır. Verilerin istatistiksel olarak analizinde Ki-Kare ve
Spearman korelasyon testi kullanılmıştır.
BULGULAR: Kadınların %15.7’sinde(n:47) erkeklerin ise %8.3’ünde(n:24) olmak üzere değerlendirilen tüm
görüntülerin toplamda %24’ünde midmesial kanal gözlenmiştir. Cinsiyetin midmesial kanal görülme sıklığı üzerine
istatistiksel olarak bir etkisi bulunamamıştır. Sol birinci ve ikinci molar, sağ birinci ve ikinci molar, sağ birinci ve sol
birinci molar ve sol 2. molar ve sağ ikinci molar dişlerde midmesial kanal görülme sıklığı arasındaki ilişki Spearman
korelasyon testi ile değerlendirilmiştir. Sağ ikinci molar ve sol ikinci molar dişler arasında düşük düzeyde pozitif
yönde (r=0.311) bir ilişki bulunmuştur.
SONUÇ: Popülasyonlara ait midmesial kanal sıklığının bilinmesi ve bu konuda farkındalığın oluşması endodontik
tedavilerin başarısını artıracağı düşünülmektedir.
AIM: Midmesial canals; defined as the third extra canals located in the mesial root of molar teeth. The prevalence
of midmesial canal in mandibular molars varies from population to population, between 0.26-53%. Identifying
the midmesial canals and ensuring their proper debridement and filling will increase the success rate of root
canal treatment of these teeth. The aim of this study is to determine the prevalence of the midmesial canal in a
subpopulation of the Turkish population.
MATERIAL AND METHOD: A total of 293 mandibular molar teeth of 101 patients (59 females-42 males) aged
between 15-67 years, whose cone-beam tomography images were taken in our faculty for any reason in a
subpopulation of the Turkish population, were included in the study. All images were taken with the KaVo 3D eXam
brand tomography device.The FOV area was determined to include the mandible; Scanned images with a crosssectional area of 0.2 mm and less were used in the study. Chi-square and Spearman correlation tests were used
in the statistical analysis of the data.
RESULTS: The midmesial canal was observed in 15.7% (n:47) of women and 8.3% (n:24) of men, in total 24%
of all evaluated images. There was no statistically significant effect of gender on the incidence of midmesial canal.
The relationship between the incidence of midmesial canal in left first and second molars, right first and second
molars, right first and left first molars, and left second and right second molars was evaluated by Spearman
correlation test. A low level of positive correlation (r=0.311) was found between the right second molar and left
second molar teeth.
CONCLUSION: It is thought that knowing the midmesial canal frequency of the populations and creating
awareness about this issue will increase the success of endodontic treatments