in: Dakîku'l-Kelam Kelam Kozmolojisi, Ramazan Altıntaş,Ahmet Mekin Kandemir, Editor, Kitap arası, İstanbul, pp.327-348, 2021
Sebep ile sonuç arasında her bir olayın bir nedenin olduğu ve sebep ile sonuçarasındaki ilişkinin de zorunlu olduğu fikrini barındıran nedensellik meselesi hakkındaki
tartışmalar İlkçağ Yunan düşüncesinden Ortaçağ İslâm düşüncesine ve günümüze
kadar devam etmiştir. Mu’tezile kelâmında tartışılan bu mesele Ebu’l-Hasan
el-Eş’arî ve takipçisi kelâmcılar tarafından da hararetli bir şekilde tartışılmıştır.
Eş’arîlere göre âlemdeki olayların belirsiz ve düzensiz olma gibi bir durumu olmadığı
gibi sebeplerin sonuçları doğurması gibi bir durum da yoktur.
Zorunlu nedensellik karşıtlığı hususunda Eş’arîler ile Basra Mu’tezilesinin
birbirine yakın argümanları kullandıklarını söylemek mümkündür. Âlemin işleyişinin
tabiatlar neticesinden gerçekleştiği görüşü Sümâme, Muammer ve Nazzâm gibi
birkaç kelâmcı hariç Basra Mu’tezilesi tarafından eleştirildiği gibi aynı şekilde Eş’arî
ve takipçisi kelâmcılar tarafından da eleştirilmiştir. Basra Mu’tezilesinde tabiattaki
işleyişin belli bir âdete göre cereyan ettiği ve bu işleyişin de zorunlu olmadığı şeklinde
benimsenen âdet nazariyesi Eş’arîler tarafından da benimsenmiştir. Ancak
Basra Mu’tezile’nin âlemdeki olayları i’timâd ve tevlîd kavramalarıyla izahatı Eş’arî
ve takipçisi kelâmcılar tarafından nedenselliği çağrıştırdığı gerekçesiyle şiddetli bir
şekilde eleştirilmiştir. Öyle ki Eş’arî ve takipçisi kelâmcılara göre âlemdeki olayların
Mu’tezilî kelâmcılar tarafından i’timâd ve tevlîd kavramlarıyla açıklanması ile tabiatçılar
tarafından tab’ kavramıyla açıklanması arasında herhangi bir fark yoktur.
Basra Mu’tezile’sinin i’timâd ve tevellüd kavramlarıyla açıkladığı tabiattaki olaylar
Eş’arîler tarafından fail-i muhtâr olan Allah’ın aracısız bir şekilde doğrudan yaratmasıyla
gerçekleştiği vurgulanmaktadır. Bundan dolayı nedensellik karşıtlığı hususunda
Eş’arî başta olmak üzere Eş’arîler ile Basra Mu’tezilesi arasında farklılığın olduğunu
söyleyebiliriz. Ayrıca Bâkıllânî’den Gazâlî’ye kadar Eş’arilikte nedensellik
karşıtlığı ve âdet nazariyesinin Eş’arî’nin görüşleri doğrultusunda şekillendiğini
söylemek de mümkündür.