ŞEYH GALİP VE PERTEV DİVANLARINDA ŞİİRSEL ETKİLEŞIM


Creative Commons License

Demir R.

7th INTERNATIONAL MARDIN ARTUKLU SCIENTIFIC RESEARCHES CONFERENCE, Mardin, Türkiye, 10 - 12 Aralık 2021, ss.147-148

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Mardin
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.147-148
  • Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

ŞEYH GALIP VE PERTEV DIVANLARINDA ŞIIRSEL ETKILEŞIM

Doç. Dr. Recep DEMİR

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü

Orcid id: 0000-0001-6625-8299

ÖZET

Asıl adı Muhammed olan Pertev, 1159/1746 yılında İstanbul’da doğmuştur. Babası Sultan

Ahmet Camii muvakkiti Çelebi Efendi’ye nisbeten “Muvakkit-zâde” lakabıyla anılmıştır.

Devrinde birçok şaire ders veren Hoca Neşet’in kendisine “Pertev” mahlasını vermesiyle

“Muvakkit-zâde Muhammed Pertev” olarak şöhret bulmuştur. 1171/1757-58’de İstanbul’da

doğmuş olan Şeyh Gâlib ise, asıl ismi Mehmet Esad olduğu halde önce hocası Neşet’in

verdiği Esad, daha sonra Galip mahlasını kullanmıştır. Galip ve Pertev’in benzer muhitlerde

yetiştikleri bilinmektedir. İki şairin de Hoca Neşet’ten Farsça dersi aldıkları bilinmektedir.

Galip Mevlevî kültürüyle yetişmiş, Pertev ise bu tarikata meyillidir. Ayrıca iki şair de Divan-ı

Hümâyûn’da kitabet görevi alarak saraya intisap etmiştir. Genç yaşlarda Hoca Neşet

çevresinde başlayan ve uzun yıllar süren dostluk, şairlerin edebî ürünlerine de yansımıştır.

Klasik Türk şiirinde şairler arasındaki muhtemel etkileşimin en belirgin olduğu metinler

nazireler ve tahmislerdir. Bir şiirin nazire sayılabilmesi için en azından ortak kafiye, redif ve

vezinle yazılmış olması gerektiği bilinmektedir. Pertev ve Galip divanlarında tespit edilen

nazireler, model alınan şiirle bağlantısına göre tasnif edilmiştir. Fakat divanlardaki

nazirelerden birçoğu, aynı kafiye ve ölçü ile yazıldığı hâlde model şiire açık bir gönderme

içermemektedir. Bu gazeller bağlamında hangi şairin model konumunda olduğunu tespit

etmek mümkün değildir. Her iki divanda bu nitelikte on üçer adet gazel tespit edilmiştir.

Fakat bu şiirler, Galip ve Pertev’in birbirine söyledikleri nazireler olabileceği gibi her iki

şairin birbirinden bağımsız olarak başka şairlerin gazellerine söylediği nazireler de olabilir.

Zira klasik şiirde çok beğenilen bazı gazellere çok sayıda nazire söylenmesi sık görülen bir

durumdur. Galip ve Pertev’in aynı şaire nazire söylemiş olması, en azından ortak bir zevki

paylaştıklarını gösterir. Model şiire açık bir gönderme içeren şiirler incelendiğinde, Galip’in

Pertev’in altı gazeline nazire ve üç gazeline tahmis söylediği; Pertev’in ise şair dostunun iki

gazeline nazire ve bir gazeline tahmis söylediği görülmektedir. Ayrıca bir müşterek gazel

söylemiş olan Galip ve Pertev, Hoca Neşet’in iki gazeline söyledikleri nazirelerle ortak zevki

paylaştıklarını göstermişlerdir. Osmanlı şiirinin son büyük ismi olan Şeyh Galip’in ikinci sınıf

sayılabilecek bir şaire nazire söylemiş olması ilk bakışta şaşırtıcı gelse de divanı

incelendiğinde, başta Pertev ve Hoca Neşet olmak üzere, çağdaşı olan başka şairlerle

etkileşim içinde olduğu görülecektir.

Anahtar Kelimeler: Osmanlı şiiri, Şeyh Gâlib, Pertev, Nazire