The Journal of Academic Social Science Studies, sa.89, ss.161-170, 2022 (Hakemli Dergi)
Edebiyat bir yanıyla toplumun dilidir. Toplumu meydana getiren birey ve onun içinde yaşadığı sosyal çevre ve sosyal olaylar kurgusal bir örüntü içinde edebiyat aracılığıyla okuyucuya sunulur. Edebi metinler, sınırsız sayıda sosyal ve tarihsel olayı geniş bir zaman dilimi içinde işleyebillir. Tarihte yaşanmış olayları bir bakıma kaydeden edebiyat aslında topluma ayna görevi görür. Bu yanıyla edebiyat ve temelde de roman, gerçekçidir.
Gerçekçi romanın Türkiye’de temelinin atılmasında ve gelişmesinde
büyük bir paya sahip olan Kemal Tahir, bir yandan eserleri
aracılığıyla Anadolu insanını ve Anadolunun toplumsal yapısını
anlama ve anlatmaya çalışırken bir yandan da tarihsel dönemleri ve
bu dönemlerdeki sosyal, siyasal ve kültürel çehreyi resmeder. Bu
meselelerin önemli bir yer tuttuğu romanlardan biri olan Yediçınar
Yaylası, genel itibariyle Osmanlı modernleşme sürecinde merkezi
iktidar ile taşra ilişkisine dair önemli tarihsel ve sosyolojik
tartışmalara değinir. Tanzimat’tan Cumhuriyet’in ilk dönemine
uzanan bir süreçte Osmanlı taşrasındaki toplumsal değişim,
dönüşüm ve taşranın bu değişim ve dönüşüme karşı reflekslerini
konu aldığı görülen Yediçınar Yaylası, sosyo-kültürel, sosyoekonomik ve siyasal örgütlenme ile ilgili önemli bilgiler sunar. Diğer
taraftan, Osmanlı modernleşme sürecindeki yapısal reformları içeren
Yeniçeri Ocağının kaldırılması, Tanzimat Fermanı ve Meşrutiyet’in
ilanı, ve Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa isyanı gibi siyasal ve tarihsel
olayları konu edinmesi bakımından eser, hem edebiyat sosyolojisi
hem de tarihsel sosyoloji bağlamında incelenebilir.