Klasik Divan, cilt.2, sa.1, ss.1-16, 2025 (Hakemli Dergi)
Türk tarihinin en önemli mütefekkirlerin den Ziya Gökalp 25 Ekim 1924 tarihinde vefat etmiştir. Henüz 48 yaşında olan Gökalp’in ölümü Türk milletinde derin bir üzüntüye neden olmuştur. Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere pek çok önemli isim Ziya Gökalp’in ailesine taziye mesajlarını iletmişlerdir. Atatürk’ün emriyle Ziya Gökalp için resmî cenaze töreni düzenlenmiş ve bu törene halktan binlerce kişi katılmıştır. Sultan Mahmud Türbesi’nin haziresine defnedilen Ziya Gökalp’in mezarı başında pek çok konuşma yapılmıştır. Cenaze törenini takip eden günlerde de dönemin önde gelen edebiyatçıları ve düşünce adamları tarafın dan çeşitli gazete ve dergilerde Ziya Gökalp’e dair yazılar yayımlanmıştır. 20. asır Türk şairlerinden Florinalı Nâzım da Ziya Gökalp’in mezarı başında okumak üzere bir şiir kaleme almış, duyduğu derin acıyı bu eseriyle dile getirmiştir. Nef’î, Nedîm, Mimar Sinan, Tevfik Fikret ve Namık Kemal gibi Türk büyükleri için düzenlediği anma toplantılarıyla ve bu toplantılarda okuduğu şiirlerle ünlenen Florinalı Nâzım’ın Ziya Gökalp için yazdığı Ziyâ Gökalp’in Tâbûtu Huzûrunda adlı şiir oldukça dik kat çekicidir. Gökalp’in öldüğü 25 Ekim 1924’ten cenaze töreninin yapıldığı 26 Ekim 1924’e dek bir günlük sürede kaleme alınan bu şiir on iki dörtlük ten meydana gelmekte ve Florinalı Nâzım’ın bu vefat olayı karşısında yaşadığı psikolojik durumu ve samimi duyguları gözler önüne sermektedir. Sevilen bir insanın kaybı dolayısıyla bir şairin ölüm gerçeği ve yaşanılan hatıralar arasında gidip gelme si, söz konusu şiirin döngüsel bir biçimde meydana gelmesine neden olmuştur. Bu eser aynı yıl içeri sinde İstanbul’da broşür olarak da yayımlanmıştır. Bu çalışmada Florinalı Nâzım’ın bahsi geçen eserini tanıtmak, orijinal hâliyle ve transkripsiyonlu metniyle ilim âleminin istifadesine sunmak amaç lanmıştır.