VAKANUVIS - INTERNATIONAL JOURNAL OF HISTORICAL RESEARCHES, cilt.10, sa.2, ss.2415-2450, 2025 (Hakemli Dergi)
Mehmet Akif Ersoy, manevi lider vasfını
taşıyan önemli bir şahsiyet olarak Millî Mücadele’ye tam destek vermesine
karşın, Cumhuriyet Dönemi’ndeki siyasi
ve toplumsal değişimlerden rahatsızlık duydu. Bu da onu Türkiye’den uzaklaşmaya
ve daha sakin bir yaşam sürmek için Mısır'a gitmeye yöneltti. Bu süreçte Cumhuriyet ve inkılaplar aleyhinde bir söylemde
bulunmamasına karşın, 1935 yılında Türkiye Cumhuriyeti rejimine muhalif bir grubun
misafiri olarak Antakya’da bulunması devletin dikkatini çekti. Uzun yıllar
Mısır’da yaşadıktan sonra ağır hastalığı nedeniyle 1936’da Türkiye’ye döndü ve
ömrünün son günlerini kendi topraklarında geçirmek istedi. Memlekete dönse de
bedenen ve ruhen büyük bir yorgunluk içinde, bir nevi tecrit altında bir yaşam
sürdü. Çünkü Cumhuriyet Hükümeti, olası irticaî hareketlerinden duyduğu
kaygıyla Mehmet Akif’i yurtdışında olduğu gibi Türkiye’ye döndükten sonra da yakından
takip etti. Dolayısıyla kendisine yöneltilen ithamlar ve dönemin siyasal
atmosferinden dolayı, vatanında dahi huzurlu bir ortam bulamadı. Bu çalışmada,
Mehmet Akif’in yurt dışındaki faaliyetlerinin ve Türkiye’ye dönüş sürecinin,
Cumhuriyet rejiminin güvenlik politikaları çerçevesinde nasıl değerlendirildiği
irdelenmektedir.