Ulusal Kimya Kongresi, Van, Türkiye, 31 Ağustos - 03 Eylül 2025, ss.155-156, (Özet Bildiri)
Günümüzde, iklim değişikliği, nüfus artışı, pandemi ve savaşların patlak vermesi, kaynak kıtlığı, biyolojik
çeşitlilik kaybı ve ekilebilir arazilerin yok olması gibi küresel zorluklar karşısında gıda sürdürülebilirliği arayışı
her zamankinden daha acil hale gelmektedir. Her yıl küresel olarak hanelerden 569, gıda hizmetlerinden 244 ve
perakendeden 118 milyon ton olmak üzere toplamda 931 milyon ton gıda atığı üretildiği tahmin edilmektedir.
Bu atıklar genellikle çöpe atılarak veya yakılarak yok edilmekte ya da çeşitli yollarla farklı endüstrilerde
(fermentasyon, kurutma) değerlendirilmektedir ancak yine de birçok gıda atığı çevreyi kirletici bir unsur
olabilmektedir. Süt endüstrisinde, peynir yapım süreçlerinin yan ürünü olarak büyük miktarda peynir altı suyu
(PAS) elde edilmektedir. PAS, yüksek laktoz içeriği nedeniyle iyi bir karbon kaynağı olarak kabul edilmektedir.
Öte yandan sütçülük atıklarının en büyük kalemlerinden biri olarak görülen peynir altı suyu içerdiği biyolojik
oksijen ihtiyacı (BOD), kimyasal oksijen ihtiyacı (COD), çeşitli alkali ve asitli bileşikler nedeniyle sularda ve tarım
arazilerinde ötrifikasyon gibi çevresel sorunlara yol açabilmektedir [1-3].
Karbon kuantum noktalar (KKN), 1-10 nm arasında boyutlara sahip amorf veya nanokristal yapılardır. Karbon
temelli maddelerin bölünmüş halidir. Karbon kuantum noktalar diğer birçok alanda olduğu gibi gıda biliminde
de çeşitli uygulama alanlarına sahiptir. Bunların başında gıda kaynaklı patojenlerin tespiti ve protein takibi
gelmekle birlikte, ayrıca lezzet bileşenlerinin tespiti, melamin tespiti, hidrojen peroksit tespiti, pestisit ve
herbisitlerin tespiti, ağır metal tespiti, veteriner ilaç kalıntıları tespiti, çeşitli gıda katkı maddelerinin tespiti gibi
uygulamalarda da kullanılmaktadırlar. KKN’ler, düşük maliyetli sentez kolaylığı, ultra küçük boyutları, bol yüzey
fonksiyonel grupları, toksik olmama veya çok düşük toksisite, iyi biyouyumluluk, mükemmel antibakteriyel
ve antioksidan etkinlik gibi eşsiz sayılabilecek avantajlara sahiptirler. Bu avantajlar, çeşitli analizlerde
sensör uygulamaları, yeni gıda ambalajı ve koruyucularının geliştirilmesi için fırsatlar sağlamaktadır. Bu
nanopartiküller, mikrobiyal büyümeyi engelleyebilen, gıda raf ömrünü uzatabilen, oksidatif stresi azaltarak
tazeliği muhafaza edebilen ve UV ışınlarından koruyabilen özelliklere sahiptirler. Son zamanlarda meyvelerin,
sebzelerin, etlerin ve diğer gıdaların muhafazası için yeni bir antibakteriyel madde türü olarak karbon
noktalar üzerinde çalışılmaktadır [4-10]. Bu çalışma, gıda atıklarından elde edilen karbon kuantum noktaların
çeşitli uygulamalarını ele almakla birlikte peynir altı suyundan üretilen KKN’lerin antibakteriyel özelliğini
araştırmaktadır.