When the new regime in Turkey abolished the Caliphate in 1924, a period of intense discussion began in the Islamic world regarding the future of the institution of the Caliphate. The prominent states in these debates were hesitant to take the responsibility of the Caliphate alone. The Ottoman and Arab-oriented Caliphate discussions created an important agenda in Muslim societies in the Middle East. The representation/continuation of the Caliphate on the Ottoman dynastic remnants outside India was not welcomed. In a period of these discussions, Rauf Orbay's trip to India caused a short-term uneasiness in the new regime in Turkey. Contrary to the expectations of the new regime in Turkey, Rauf Orbay showed a will that the Caliphate is not only a problem of one country, but of all Muslims around the world. It did not go unnoticed that there was a profound difference between Rauf Orbay, who was defined by the regime during the establishment of the Republic, and the aforementioned person, who made observations about the Khilafah institution through the conferences he gave in India. Based on the practices of the caliphate institution in the historical process, it showed a tendency that this institution has no equivalent in the Islamic section. His statements and expectations about this institution seriously eroded the uneasiness of the regime. In this study, it is aimed to determine the tendency/attitude of Turkey to this issue as well as to examine the aspect of Rauf Orbay's trip to India within the framework of his efforts to revive the Caliphate in Islamic states after the abolition of the Caliphate.
Türkiye’deki yeni rejim, 1924 tarihinde Hilafeti kaldırmasıyla İslam dünyasında Hilafet kurumunun geleceğiyle ilgili yoğun tartışma dönemi başladı. Bu tartışmalarda öne çıkan devletlerin Hilafet kurumunun sorumluluğunu tek başına üstlenme konusundaki çekimserlikleri oldu. Osmanlı ve Arap eksenli Hilafet tartışmaları, Ortadoğu’da Müslüman toplumlarda önemli bir gündem oluşturdu. Hindistan dışında Osmanlı hanedanlık bakiyeleri üzerine Hilafetin temsiline/devamına sıcak bakılmadı. Bu tartışmaların yaşandığı bir süreçte Rauf Orbay’ın Hindistan seyahati, Türkiye’deki yeni rejimde kısa süreli bir tedirginliğe yol açtı. Rauf Orbay, Türkiye’deki yeni rejimin beklentilerinin aksine Hilafetin sadece bir ülkenin sorunu olmadığı bütün dünya Müslümanlarının problemi olduğu konusunda bir irade sergiledi. Cumhuriyetin kuruluş sürecinde rejimin tanımladığı Rauf Orbay ile Hindistan’da verdiği konferanslarla Hilafet kurumu hakkında tespitlerde bulunan mezkur kişi arasında derin bir fark olduğu dikkatlerden kaçmadı. Hilafet kurumunun tarihsel süreçte ortaya koyduğu pratiklerden hareketle bu kurumun İslami kesimde bir karşılığının kalmadığı yönünde bir eğilim gösterdi. Bu kurum hakkındaki açıklamaları ve beklentileri rejimin tedirginliğini ciddi manada törpüledi. Bu çalışmada Hilafetin kaldırılmasından sonra İslam devletlerinde Halifeliği tekrardan ihya etme çabaları çerçevesinde Rauf Orbay’ın Hindistan seyahatinde Hilafet konusunun hangi açıdan gündeme geldiğini incelemenin yanında Türkiye’nin bu konuya eğilimini/tavrını tespit etmek amaçlanmaktadır.