sanat ve insan , sa.5, ss.25-43, 2022 (SSCI)
İnsanoğlu,
ölümü ve yok olmayı algıladığı günden bu yana ölümü anlamlandırma ve
bilinmezliğin verdiği korkuyu bertaraf etmenin yollarını aramıştır. Korkuyu
sağaltmanın en önemli yolu olarak, sosyal organizasyonlar kurulmuş ve acı
paylaşılarak ölümün bilinmezliğine anlamlar yüklenmeye başlanmıştır.
Her
toplumda yas/taziye vardır; fakat ölüm/yas/taziye ritüelleri veya törenleri her
toplumda farklı şekillerde tezahür etmektedir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu kültüründe
ağıt, taziye ortamlarında gerçekleşen ritüeller aracılığıyla kolektif bir
şekilde nasıl gerçekleşmektedir? Araştırma sorusuna karşılık gelen saha
araştırması sonucu bilgiler derlenmiştir. Grup davranışının taziye ortamında
incelenmesiyle benzer duygulanımların benzer davranışları doğurduğu görülmüştür.
Kadın sosyalleşme mekânlarında gerçekleşen yas, matem ve taziye ritüelleri bu
kapsamda ele alınarak bireysel ve kolektif psikoloji açısından ele alınıp
değerlendirilmiştir. Birbirine yakın anlamlarda kullanılan bu terimlerin sosyal
ve kültürel çevre bağlamında ayrılan yönlerinin olduğu tespit edilmiş ve
aradaki ayrım literatür incelenerek açıklanmıştır. Kadınların taziye evlerinde
acıyı en iyi yansıtanlar olarak görülmesi, acıyı en derinden kendilerinin
hissettirdiğini göstermektedir. Kayıpla yaşantının sonlandırılabilmesi için
sosyal desteğin öneminden söz eden çalışmalar neticesinde, kaybın birey
psikolojisinde normalize edilebilmesi için kültürel olarak gerçekleştirilen
ritüellerin önemi açığa çıkmaktadır. Bu ritüellerin kültürden kültüre değişmesi
ve bulunduğu kültür içinde anlamlandırılması çalışmamızın derleme, saha
çalışması ve katılarak gözlem sonucu geleneksel davranımlar ve düşünceler olarak
değerlendirilmiş ve grup psikoterapi açısından sağaltım etkileri
yorumlanmıştır.