International Congress on Multidisciplinary Approaches in Agricultural Sciences (ASMAC), Bayburt, Turkey, 15 - 17 May 2024, pp.80-84
Propolis, arılar tarafından sürgünlerden, çiçeklerden ve bitki akıntılarından toplanan reçinemsi ve
balsamik bir maddedir. Temel olarak reçine (%60 civarında), az miktarda balmumu, uçucu yağlar,
vitaminler, fenolik bileşikler, terpenoidler ve uçucu bileşikler gibi mikro elementler içerir. Fenolik
bileşikler, özellikle antioksidan, anti-enflamatuar, antitümör ve antimikrobiyal özellikler gibi
propolisin farmakolojik etkilerinden büyük ölçüde sorumludur. Propolis tüketiminin sayısız fayda
sağlamasına rağmen, propolis uçucu bileşiklerinin belirgin bir tadı vardır ve su içinde çözünmez
olduğu için şekerleme gibi yiyeceklerde nadiren kullanılır. Uygulama alanı daha çok farmakolojik
alanda keşfedilmiştir; kapsüller, şuruplar, şampuanlar, ağız gargaraları, diş macunları ve kozmetik
üretiminde kullanılır. Bu nedenle, propolisin tat ve kokusunu maskelemek ve çözünürlüğünü
artırmak için propolis kapsülleme tekniği geliştirilmiştir. Kapsülleme, bir biyoaktif bileşiği saran
duvar malzemeleri kullanılarak sıvı özütleri katı formlara dönüştüren bir tekniktir. Kapsüllenmiş
propolis, antimikrobiyal olarak kullanılabilir ve bağışıklık sistemini iyileştirmek, enfeksiyonlara
karşı koruma sağlamak için kullanılabilir. Gıda endüstrisinde mikroenkapsülasyon, aktif bileşenin
kimyasal veya fiziksel kararsızlığından veya aktif bileşen ile matris arasındaki uyumsuzluktan
kaynaklanabilecek formülasyon problemlerini çözmek için kullanılır. Ayrıca
mikroenkapsülasyon, aktif bileşenlerin belirli koşullar altında (yer ve uygun zamanlama)
kontrollü salınımı için de kullanılabilir; böylece bu bileşiklerin insan vücudundaki biyoaktifliğini
artırabilir. Proteinler, karbonhidratlarla birlikte propolis mikroenkapsülasyonunda duvar
malzemesi olarak kullanılabilir. Buna karşın, yalnızca proteinlerin kullanıldığı çalışmalar az
sayıda bulunmaktadır. Proteinleri kapsülleme için duvar malzemesi olarak kullanmak avantajlıdır
çünkü güvenli olarak kabul edilir, yüksek besin değerine sahiptir ve insan sindirim sisteminde
sindirilebilirler. Bitki proteinlerini kullanmak, hayvan proteinlerinden daha az alerjiye neden
oldukları için daha avantajlıdır. Bunlar, ilginç fonksiyonel ve/veya fizikokimyasal özelliklere
sahip yenilenebilir ve biyolojik olarak parçalanabilir bir hammadde olan biyopolimerlerdir.
Mikroenkapsülasyonda, bu biyopolimerler çeşitli aktif bileşikler için duvar oluşturan malzeme
olarak kullanılırlar. Bu çalışmanın amacı, farklı proteinler kullanılarak propolis özütünü
mikroenkapsülasyon tekniği ile kapsülleyen, karakterize eden ve bunların fiziksel, morfolojik ve
termal stabilite özelliklerini analiz eden çalışmaları derlemektir.