Yeni teşhis konulan multipl sklerozlu bireylerde servikal omurilik lezyonunun üst ekstremite fonksiyonu üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi


Creative Commons License

Özdoğar A. T., Kaya E., Cinar B. P., Yapıcı N. A., DAŞTAN S., Karakas H., ...Daha Fazla

Ege Tıp Dergisi, cilt.64, sa.3, ss.468-474, 2025 (TRDizin) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 64 Sayı: 3
  • Basım Tarihi: 2025
  • Doi Numarası: 10.19161/etd.1604450
  • Dergi Adı: Ege Tıp Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.468-474
  • Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Çok erken evre multipl skleroz (MS) hastalarında servikal kord lezyonlarının üst ekstremite fonksiyonları üzerindeki etkisini değerlendirmek ve bu popülasyonda üst ekstremite fonksiyonlarını etkileyen faktörleri tanımlamak. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 245 ilk semptomlardan 24 ay geçmiş ve 378 tanıdan sonraki altı ay içinde hastalık modifiye edici tedaviye (DMT) başlamış MS’li bireyler dahil edilmiştir. Üst ekstremite fonksiyonlarını değerlendirmek için Dokuz Çivi Peg Testi (N-HPT) uygulanmıştır. Servikal kord lezyonunun varlığına göre katılımcılar iki gruba ayrıldı. Bulgular: Gruplar arasında yaş, cinsiyet, hastalık süresi ve atak sayısı açısından anlamlı bir fark bulunmamıştır. Ancak, toplam Genişletilmiş Engellilik Durumu Ölçeği (EDSS) skoru, piramidal ve duyusal fonksiyonel sistem skorları, servikal kord lezyonları olan MS’li bireylerde olmayanlara göre daha yüksek bulunmuştur. Tanıdan sonraki altı ay içinde DMT başlatılan katılımcılarda, dominant ve ortalama N-HPT performans süreleri, servikal kord lezyonu olan MS’li bireylerde olmayanlara göre anlamlı derecede daha uzun bulunmuştur. Ancak, ilk semptomlardan 24 ay sonra tanı konulan katılımcılar arasında gruplar arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Yaş, hastalık süresi ve tanıdan tedaviye kadar geçen süre, N-HPT performansını etkileyen önemli faktörler olarak belirlenmiştir. Daha genç, daha kısa hastalık süresine sahip ve tanı sonrası daha erken tedavi alan MS’li bireyler, diğerlerine göre daha iyi performans göstermiştir. Sonuç: Çalışmamız, MS’in erken evrelerinde bile servikal kord lezyonlarının üst ekstremite fonksiyonları üzerindeki etkisini vurgulamakta ve erken tanı ile DMT’lerin hızlı bir şekilde başlatılmasının önemini ortaya koymaktadır.
Aim: To evaluate the effect of cervical cord lesions on upper extremity functions in persons with very early-stage multiple sclerosis (MS) and describe the factors that affect the upper extremity functions in that population. Materials and Methods: Two hundred forty-five persons with MS (pwMS) were diagnosed 24 months after the first symptoms and three hundred seventy-eight pwMS initiated disease-modified treatment (DMT) within six months after diagnosis were included to study. Nine-Hole Peg Test (N-HPT) were performed to evaluate upper extremity functions. Participants divided two groups according to presence of cervical cord lesion. Results: There were no significant differences between groups in terms of age, gender, disease duration, and the number of relapses. However, the total Expanded Disability Status Score (EDSS) score, pyramidal and sensory functional system scores were higher in pwMS with cervical cord lesions than without cervical cord lesions. Average and dominant hand N-HPT performance times were found significantly longer in pwMS with cervical cord lesion than without cervical cord lesion in participants-initiated DMT within six months after diagnosis. However, there were no significant differences between groups in participants diagnosed 24 months after first symptoms Age, disease duration, and time from diagnosis to treatment were identified as significant factors influencing N-HPT performance. PwMS who were younger, had a shorter disease duration, and received treatment sooner after diagnosis showed better performance than others. Conclusion: Our study highlights the influence of cervical cord lesions on upper extremity function, even in the early stages of MS, and underscores the importance of early diagnosis and prompt initiation of DMTs.