Ege 8. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi, İzmir, Türkiye, 2 - 04 Haziran 2023, ss.93-106
ÖZET
Tevrîd sözleşmesi, “Zimmette vasıflanan bir malın toptan veya taksitle belli bir zaman ve mekânda
tamamının veya bir kısmının vadeli bir meblağ karşılığında satılmasıdır.” Bu takdirde zimmette
vasıflanan mal, belirli bir zaman periyodinde teslim edilebileceği gibi tamamı bir anda da teslim
edilebilir. Mesela bir yurdun günlük yiyecek maddesini sağlamak maksadıyla bir şirketle bir yıllığına
sözleşme yapılması birinci duruma örnektir. Bir devlet dairesinin bir araba fabrikasıyla otuz tane arabayı
bir defa teslim etmesi üzerine sözleşme yapması ise ikinci durumun örneğini teşkil eder. Bu sözleşmede
paranın miktarı ve ödeneceği zamanın belli olması gerekir. Para bazen tamamı bir defada verilirken
bazen de taksit şeklinde ödenebilir. Bu sözleşme ile satıcı, satış konusu malı belirlenen zamanda
müşteriye teslim etme ve müşteri de bu malın karşılığında akit sırasında ileri sürülen şarta göre bedelini
ödeme yükümlülüğü altına girmektedir. Bu işlemeye tedarik sözleşmesi (supply agreement) de
denilebilir. Yukarıdaki tanımından sözleşmenin konusu olan malın akit meclisinde bulunmaması
gerektiği anlaşılmaktadır. Zira müşteri akit konusu malı tedarik etme taahhüdünde bulunur. Aksi
takdirde bey‘ sözcüğü ile anılan normal bir satış olur. Bu tanımdan hareketle tevrîd sözleşmesi, bir malın
bir şirket, kurum veya kişi tarafından tedarik edilmesi olduğu söylenebilir. Bu sözleşmede akit konusu
yiyecek, giyecek, ilaç, yakıt, temizlik malzemeleri olabileceği gibi hizmet de olabilir. Konusu hizmet
olan tevrîd sözleşmesinde, ecîr-i müşterekin gördüğü hizmetin hükümleri söz konusudur. Çalışmada
tevrîd sözleşmesinin İslam hukukuna göre hükmünü ele alıp hakkındaki görüşleriyle birlikte analiz
etmeyi hedefledik. Bu bağlamda söz konusu sözleşmenin hükmünü ve hakkındaki görüşleri konu
edindik.
Anahtar Kelimeler: İslam Hukuku, Akit, Tevrîd Sözleşmesi, Görüş, Mazeret.