Bu çalışma, diskalkuli farkındalığı olan ve özel öğrenme güçlüğü tanısı almış çocuklar arasında diskalkulik öğrencilerinin olduğunu düşünen matematik öğretmenlerinin, yaşamış oldukları ortak deneyimlerin incelenmesi ve ortak algının ortaya konulması amacı ile yapılan fenomonoloji araştırmasıdır. Araştırma grubu, Van ve Urfa illerindeki devlet okullarında görev yapan 7 ilköğretim matematik öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırmanın etik izni, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı Bilimsel Etik Değerlendirme Kurulu'ndan alınmıştır (Tarih: 24.03.2024 ve Sayı: 21788). Araştırmada yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmış, görüşmeler video ve ses kayıtları ile desteklenmiştir. Araştırmadan elde edilen veriler betimsel analiz ve içerik analizi yöntemleri kullanılarak analiz edilmiştir. Öğretmenlerin kendi deneyimlerini yansıtarak, diskalkulik öğrencilerinin daha çok içe kapanık, asosyal öğrenciler olduğunu belirttikleri, dört işlem yapma, ritmik sayma, çarpım tablosu, saat okuma, zamanı anlatma, yer-yön ifade etme gibi matematiğin pek çok alanında sorun yaşadıklarını tespit ettikleri görülmüştür. Öğretmenlerin diskalkulik öğrenciler için en uygun öğretim yaklaşımı olarak; gösterip yaptırma, oyunla matematik öğretimi, bireyselleştirilmiş öğretim, günlük hayat ile ilişkilendirme, etkinlik temelli, teknoloji destekli eğitim yaklaşımlarını belirttikleri görülmüştür. Öğretmenlerin aile desteğine ve çocukların matematiksel becerilerinin gelişimi için yapılacak müdahaleler konusunda uzman desteğine ihtiyaç duyduklarını ifade ettikleri görülmüştür.
This study was conducted using the phenomenological research design to examine mathematics teachers’ common experiences who were aware of dyscalculia and who thought they had students with dyscalculia diagnosed with learning disabilities.The study also aimed to reveal the common perception. The participants were seven elementary mathematics teachers from public schools in the provinces Van and Urfa. Ethical permission was obtained from the Scientific Ethical Evaluation Committee of the Dean of the Faculty of Education of Yüzüncü Yıl University on: 24.03.2024 with the number: 21788. Semi-structured interview was used, supported by video and audio recordings. The data were analyzed using descriptive and content analyses. Reflecting on their experiences, the teachers said students with dyscalculia were mostly introverted and asocial and they had problems in many areas of mathematics like performing four operations, rhythmic counting, multiplication tables, reading clock and expressing place and direction. As the most appropriate teaching approach to be applied to students with dyscalculia, the teachers mentioned demonstrating and teaching how to do, teaching mathematics through games, individualized teaching, associating with daily life, applying activity-based and technology-supported teaching approaches. Moreover, the teachers reported they needed family and expert support regarding the interventions for the development of children's mathematical skills.
