ULUSLARARASI DİLBİLİM VE KARŞILAŞTIRMALI EDEBİYAT KONGRESİ-II, Mardin, Türkiye, 15 - 16 Mayıs 2025, ss.1-11, (Tam Metin Bildiri)
Ön varsayım, iletişim sırasında dile getirilmeyen ancak taraflarca
kesin olarak varlığı bilinen ve kabul edilen örtük bilgilerdir. Kesinlik arz
eden bu bilgiler, bir önermenin yanlış olmasından etkilenmez. Dolayısıyla ön varsayım içerilen önermelerin
ortaya koyduğu hüküm doğruyu yansıtmasa da ön varsayımlar doğru olarak kabul
edilir. Ön varsayımların işleyebilmesi için tarafların ortak bir dil, bağlam ve
sosyo-kültürel yapıya sahip olması gerekir. Edimbilimsel ön varsayımlar
iletişimde kolaylık ve pratiklik sağlar, tüm anlamlar lafızlara dökülmeden
istenilen mesajın iletilmesine olanak tanır. Arap Dili’nde ön varsayımlar,
özellikle lam-ı ta‘rifin el-‘ahdiyye çeşidinde ve mercii bulunmayan zamirlerde
bariz şekilde görülür. Bu tür yapılar, karşılıklı olarak bilinen nesnelere
gönderimde bulunur. Ön varsayımlar işlevlerine göre türlere ayrılır, varlıksal
ön varsayımlar bir nesnenin varlığını; gerçekçi olanlar kesin bilgiye, gerçekçi
olmayanlar ise varsayımlara dayanır. Leksikal/sözlüksel ön varsayımlar, önceki
olaylarla ilgili bilgiler içerirken, yapısal ön varsayımlar soru cümleleri gibi
kesinlik gerektiren yapılarda bulunur. Karşıt olgusal ön varsayımlar ise
gerçekleşmemiş durumlara dair ifadeler içerir. Dini metinlerde ön varsayımlar,
doğru anlam çıkarımı için önemli bir role sahiptir. Ön varsayımların doğru
tespiti dini metinlerin de doğru bir şekilde anlam yorumuna tabi tutulmasına
olanak sağlamaktadır. Bu çalışmanın amacı ön varsayım ilkesini edimbilim
çerçevesinde ele almak, ön varsayımın türlerini ortaya koymak ve dini
metinlerin anlaşılmasında ön varsayımların nasıl bir role sahip olduğunu
göstermeye çalışmaktır.